Y kromozomu STR polimorfizminin babalık tayini ve adli idantifikasyonunda kullanımı
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Y-kromozomu STR'leri günümüzde Adli Bilimlerde, moleküler tamda, antropolojik çalışmalarda ve evrim incelemelerinde kullanılan çok güçlü işaretler olup özellikle Adli Bilimler alanında yaygın kullanım alam bulmuştur. Paternal aktanmlı Y-kromozomu polimorfizmi babalık tayini söz konusu olduğunda, babaya ulaşılamadığı durumlarda çok önemli bir belirtim parametresidir. Ayrıca olgu aydınlatmada gerek cinsel saldın gerekse olay yerinde bulunan kadın-erkek karışım kaynaklı biyolojik materyallerden kuşkuya yer vermeyecek nitelikte kişi idantifikasyonuna gitmek mümkün olabilmektedir. Çalışmamızda Y-kromozomunda 6 STR lokusunun (DYS19, DYS389Ü, DYS390, DYS391, DYS393 ve DYS385) Adli Bilimler alanında kullamlabilirliği değerlendirildi. ABI 310 kapiler elektroforez genetik analiz cihazı kullanılarak incelenen 140 kişide gen sıklıkları saptanarak genel ve bölgesel haplotip analizi yapıldı. Sonuçlar Adli Bilimler açısından değerlendirildi ve 7 coğrafi bölge için istatistik hesaplamalar geçekleştirildi. Bulgular diğer dünya ülkeleriyle karşılaştırıldığında sistemin özelliklerinden beklendiği üzere anlamlı farklılıklar görüldü. İncelenen 6 YSTR birlikte kullanıldıklarında son derece yüksek bir dışlama gücüne sahip olduğu görülmüştür. Y-chromosomal STR loci are used as powerful tools in paternity testing, forensic casework, molecular diagnostic, anthropological and evolutionary studies. When working with Y-chromosomal polymorphisms it is very important to have detailed databases of the most important polymorphisms. In this study we aimed to estimate the allele frequency distribution of six Y- chromosome specific STR loci (DYS19, DYS389Ü, DYS390, DYS391, DYS393 and DYS385) in Turkish population by using capillary electrophoresis. The frequency distribution in Turkey in general together with the distribution in 7 geographgical areas was determined in a sample of 140 people. The results of those 7 geographical areas were compared to each other and to the total. The obtained results were also compared to the results of several authors regarding different populations in the world. The comparison showed variation between the results of our study and the rest of the world, an expected consequence of the high mutation rate of YSTR loci in general. The high (üscrimination of the loci makes them valuable for case identification in our country as it is the case all over the world.
Collections