21. yüzyılda savunma ve savunma sanayiinin teknolojik eksenli değişken karakteristiği
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
IV ÖZET Ekonomik, siyasal ve coğrafi işbirliğinin giderek etkinlik kazandığı günümü^ dünyasında ülke politikaları, bölgesel ve küresel politikalarla sürekli etkileşim halinde olma durumundadır. Siyasi ve ekonomik açıdan dünya dengeleri, Soğuk Savaşın bitmesi ve Berlin Duvarının yıkılmasıyla yeniden şekillenmiştir. Sovyet tehdidinin ortadan kalkması, Avrupa ülkelerini de eş zamanlı olarak iki yöne sevk etmiştir. Önce, savunma harcamalarında kısıntıya gitmişler, sonrada Avrupa işlerinin, Avrupa'nın savunma ve güvenlik işlerinin, bundan böyle kendilerine bırakılmasını istemişlerdir. Yükselen yeni teknolojiler, savaş biçimlerinde, devrimsel nitelikli gelişimlerin habercisidir. Körfez Savaşları, yüksek teknolojiye hakim tarafın savaşlardan galip olarak ayrılabileceğini açıkça göstermiştir. Savunma, bilim, teknoloji ve sanayi ulusal gücün en önemli sembolleri haline gelmiştir. Barış ve gelişmenin devam ettiği zaman diliminde, dünya ülkeleri arasındaki ulusal güç rekabeti, bilimsel ve teknolojik rekabetin öncüğünde devam etmektedir. Ulusal savunma, bilim, teknoloji ve sanayi, ulusun tekno-ekonomik ve topyekün ulusal gücünü, ayakta tutan en önemli sütunlarıdır. Milli Yenilik Sistemi, faaliyetleri ve etkileşimleri yeni teknolojilerin benimsenerek kabul edilmesini, edinilmesini, dönüştürülmesini ve yayınmasını (difiizyonunu) sağlayan, özel sektör ve kamu sektörü kurumlarının oluşturduğu ağ yapıdır. Dünyada bazı ülkelerde, savunma sektörü Milli Yenilik Sisteminin merkezinde yer alır. Örneğin, ABD, Eski Sovyetler Birliği, Fransa ve İngiltere'de savunma amaçlı Ar-Ge harcamaları, devletin toplam Ar-Ge harcamalarının en önemli bölümünü oluşturur. Enformasyon çağında yükselen yeni teknolojiler, askeri teçhizat, strateji ve taktikleri değişime uğratırlar. SUMMARY In the present-day world where economic, political and geographic cooperation is becoming increasingly important, national policies need to be in constant interaction with regional and global policies. Politicallly and economically, the balance of the world have been re-shaped after the collapse of the Berlin Wall and the end of the Cold War. The removal of the Soviet threat led the Eurropean countries to take synchronized action in two direction: they cut back on their defense spending and they demanded that Europe's defense and security affairs be henceforth left to be handled by Europeans. The emergence of new technologies heralds a `revolutionary` development in the conduct of warfare. Gulf War clearly showed, the one who possesses high-tech superiority will have the upper hand on the battlefield. Defense science, technology, and industry are important symbols of comprehensive national power. At a time of peace and development, world competition is essentially about comprehensive national power, and the key is the competition in science and technoology. National defense science, technology, and industry represent a nation's economic and technological power and are important pillars of the comprehensive national power. A national system of innovation (NSI) can be defined as `the network of institutions in the public and private sectors whose activities and interactions initiate, import, modify and diffuse new technologies`. In countries like the United States, the former Soviet Union, France, and Britain, military R&D has dominated government spending for R&D, and many developing countries have also assigned a leading role in technology development to their nascent defense industries.This countries, the defense sector and its constituent institutions have been a central site for innovation. New technologies emerging in the information age promise to transform military equipment, strategies and tactics.
Collections