Kliniğimizde ilk refraktif keratotomi uygulamalarının değerlendirilmesi.

Abstract

ÖZET Bu tezde kliniğimizde 3 1 hastanın 54 gözünde gerçekleştirilen ilk refraktif keratotomi uygulamalarının sonuçlan sunularak yöntemin etkinlik ve güvenirliliği araştırılmıştır. Takip süresi 3 ile 10 ay arasında değişen olgular radyal ve astigmatik keratotomi olmak üzere iki ana guruba ayrılıp incelenmiştir. Refraktif keratotomi adaylarının operasyon için en önemli motivasyonunun gözlük ve kontakt lense bağlı kalmadan görebilme arzusuyla gözlük ve kontakt lens intoleransı (%71) olduğu saptanmıştır. 9'u astigmatik keratotomiyle kombine olmak üzere toplam 45 olgu topikal anestezi altında radyal keratotomi, 16 olgu astigmatik keratotomi ameliyatı geçirmiştir. Thornton nomogramı örnek alınarak 4 veya 8 insizyonla gerçekleştirilen radyal keratotomilerde optik zonlar 3 ile 4.25 mm arasında değişmiştir. İnsizyonlar santral kornea kalınlığının %100'üne ayarlanmış elmas bıçakla optik zondan limbusa doğru gerçekleştirilmiştir. Lindstrom nomogramı esas alınarak gerçekleştirilen astigmatik keratotomilerde kırıcılığı fazla olan eksene 5 ve/veya 6 mm'lik optik zonlarda 1 veya 2 çift simetrik transvers insizyon yapılmıştır. Tüm keratotomi ameliyatlarında 2 mikroperforasyon, 1 makroperforasyon dışında peroperatuar bir komplikasyon gelişmemiştir. Radyal keratotomi olgularında ortalama refraksiyon değişimi 3.02 ± 1.39 D., ±1.00 D. aralığında yer alan olguların oranı %35.6 olmuştur. Olguların %2.2'sinde +1.00 D. üzerinde hiperkorreksiyon görülmüştür. Ortalama keratometrik değişim 2.42 ± 1.00 D. olarak saptanmıştır. Snellen eşelinde düzeltmesiz görme keskinliğinde ortalama değişim 0.52 ± 0.32 olmuştur. Postoperatif dönemde tashihsiz 0.5 ve üzerinde görme elde edilen olguların oranı toplamın %67'sini oluşturmuştur.Hipokorreksiyon nedeniyle 5 olguda eski irisizyonlann açılıp derinleştirilmesiyle reoperasyon yapılmıştır. Bu olgulardan sadece 2'sinde beklenen refraksiyon değişimi sağlanmıştır. Astigmatik keratotomi olgularında silindirik refraksiyonda ortalama değişim 1.22 ± 1.20 D., kinciliği fazla olan eksende ortalama keratometrik değişim 2.09 ± 1.18 D. olarak bulunmuştur. Tüm refraktif keratotomi olguları değerlendirildiğinde hiç bir olguda en iyi tashihli görmede azalma olmadığı, 5 olguda (%9) Snellen eşelinde 1 veya 2 sıra artış olduğu saptanmıştır. Postoperatif dönemde hiç bir olguda görmeyi tehdit eden bir komplikasyon gelişmemiştir. Takip süresinde en sık rastlanan sübjektif yakınma (%78) görme dalgalanması olmuştur. Sonuç olarak refraktif keratotominin peroperatuar ve postoperatuar komplikasyonlannın az olması nedeniyle güvenilir bir cerrahi uygulama olduğu düşünülmüştür. Radyal keratotominin en çok düşük ve orta myopi guruplarında etkili olduğu, hipokorreksiyon halinde yapılan reoperasyonlann basan şansının düşük olduğu kanaatine vanlmıştır. Astigmatik transvers keratotomi doğal ve postoperatif astigmatizmanın cerrahi tedavisinde etkin bulunmuştur. Ayrıca kompoze myopik astigmatizmalarda radyal ve astigmatik keratotomi kombinasyonunun refraksiyon kusurunun düzeltilmesinde etkili olduğu tespit edilmiştir.