Cezanne`dan Mondrian`a 20 yüzyıl batı resminde yapısal dönüşümler
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Yirminci yüzyıl Batı resmi için birçok farklı eğilimin ortaya çıktığı bir dönem olmuştur. Bu yeni sanat akımlarının ortak yaklaşımı insanın dış dünya ve kendisiyle ilişkisini yeniden yapılandırmasıdır. Bunun için geleneksel yaklaşımlar yeterli olmaz. Batı sanat tarihi Rönesans'tan beri, nesneyi temel alma ve onu inceleme üzerine kurulu bir sistematik geliştirmişti. Bu anlayış Modern izm ekseninde gelişen sanatsal ifadelerin de büyük bölümünü oluşturur. Ancak Empresyonistlerle başlayan renk ve formun özgürleştirilmesi, belli bir konunun anlatımının ötesinde, resmin kendi biçimsel ilişkilerinin sorgulandığı bir süreci başlatıyordu. Resimde ilgi form, renk, espas, düzlem, gibi resmin kendi yapı ve diline kayıyordu. Bu dönem Batı resminde tek bakışlı perspektif yanılsamasının atılması nesneyi çeşitli bakış açılarından izleyen bir sürecin başlamasıyla, resimde espas ve mekanın kırılmasına doğru bir gelişmeyi belirtir. Cezanne ile birlikte Batı perspektif sisteminin gerektirdiği, sabit bir pozisyonu sürdürme yerini gerçeğin yer değiştirilmiş bir bakıştan izlenmesine bırakıyordu. Bu anlayış, Cezanne'nın doğa karşısındaki, yapıyı temel alan yaklaşımıyla gelişmiş ve Batı resminde yalınlaştırma ve soyutlamaya dayanan çeşitli yaklaşımları ortaya çıkarmıştır. Gerçekte resim yüzeyinin iki boyutluluğuyla uzlaşı İması problemini önceleyen Empresyonistler ve Gauguin, resimde derinlikli uzamın sorgulanışına doğru bir süreci başlatmıştı. Picasso ve Braque'in çalışmaları bu izleği sürdürdü. Onların 1910 ve 1911'deki çalışmaları, form ve uzamın ele alınışında, aslında birçok alanda meydana gelen radikal değişmelerin bir parçası olarak değerlendirildi. Formun parçalanması ile başlayan bu gelişme, başta Mondrian'ın soyutlamaları ve Malevich'in nesnesiz sanatı olmak üzere Konstrüktivistlere kadar birçok gelişmeye yol açtı. Ancak Picasso ve Braque çalışmalarında konuyu sürdürerek, temsil ve soyutlama arasındaki gerilimden hareket ediyorlardı. Diğer sanatçılar formun parçalanmasını soyut bir sonuca doğru götürürken, onlar 1912'deki kolajlarında konuyu temsil etmenin yeni bir yolu olarak ve natüralizm geleneğinin dışına çıkarak resimlerine rengi sokuyorlardı. Bu yöndeKonstrüktivistler ve Fütüristler gibi endüstri toplumu ve makineye dair göndermeler taşıyan daha maddeci anlayışlarda Kübizmin biçim dilini kullanmakla ve taşıdıkları ütopyacı idealist bakış açısıyla Mondrian ve Malevich'in resmiyle belli noktalarda bileşiyorlardı. vı ABSTRACT Twentieth century was a period when several different tendencies appeared. The common aproach of these new artistic movements was to reconstruct the man's relationship with himself and the world. Traditional approaches are not enought to achieve this. West Art History developed a system based on object and the examination of an object since Renaissance. This concept constitutes the main part of artistic expressions developed on the axis of Modernism. However, freedom of color and form which started with Expressionists started a process in which, beyond dealing with a subject realistically, the formal relations of the painting were questioned, interest in a painting shifted to the structure and language of the painting like form, colour, espace and surface. This period is characterized by a development towards the destruction of espace and place by stopping one sided perspective illusionism and by the start of a new process which looks at the object from different points of view. Maintenance of a constant position required by western perspective was replaced by watching the reality through a replaced look with Cezanne. This understanding developed with Cezanne's approach which was based on structure before the nature and revealed several approaches based on simplification and abstraction in western painting. In fact, Empressionists and Gauguin, who dealt with the problem of emphasizing two dimensiality of the picture, started a process towards questioning the space in depth in the picture. Picasso and Braque's works followed the same path. Their works in 1910 and 1911 were considered, in fact, to be a part of radical changes, in dealing with form and space, which took place in many fields. This process which started with the destruction of form led to many developments from mainly Mondrian's abstractions to Malevich's non figurative art. However, Picasso and Braque followed the subject matter in their works, moving from the tension between representation and abstraction. While other artists took the destruction of form to an abstract result, they were getting out of the tradition of naturalism and putting colour in their pictures as a new way to represent the subject in their collages in 1912. In -`?`` viithis direction, like Constructivists and Futurists, more materialistic concepts having references about industrial society and machinery were sharing in some points common tendencies with Mondrian and Malevich's paintings as they used Cubism's formal language and had an utopic idealist point of view. via
Collections