Mide karsinomlarında immünohistokimyasal çalışmalarla klinikopatolojik faktörlerin kıyaslanması

Abstract

ÖZET Çalışmada 2001 yılında Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalında öpere edilen 31 mide karsinomlu ve kontrol grubu olarak 18 kolelitiyazisli hasta incelendi. Mide karsinomalı 31 hastada ameliyat öncesi endoskopik olarak tümör lokalizasyonu belirlendi, biyopsi alındı, histopatolojik olarak tanı konuldu. Tanısı konan mide karsinomalı hastaların ve kolelitiyazisli hastaların tümünden sistemik venöz kan örneği alındı. Tüm vakalardan laparotomi sonrası peritoneal yıkama sıvısı alındı. Ayrıca mide karsinomlarında portal kan örneği alındı. Alman kan örneklerinde CEA ve C Al 9-9 seviyesine bakıldı. Bakılan sitolojik pozitiflik ile tümör belirleyicilerinin klinikopatolojik faktörlerle olan korelasyonu incelendi. 70Kontrol grubundaki 18 kolelitiyazisli hastada tümör belirteç seviyesi sadece iki hastada normal değerin üstünde çıkarken, sitoloji pozitifliği hiç birinde saptanmadı. Mide karsinomlu hastalarda klinikopatolojik faktörler ile pozitif sitolojiye sahip olanların istatistiksel olarak anlamlı sonuçları yoktu. Tümör belirleyicilerinin yüksekliği sistemik kan örneğinde bakıldığında anlamlı istatistiksel sonuçlar sadece CEA'nın lenf nodu metastazı olan grupta ve serozaya ulaşan tipte görüldü. C Al 9-9 un gruplar arasında istatistiksel olarak anlam fark göstermedi. Portal kanda bakılan tümör belirleyicilerinin hiçbir klinikopatolojik faktör ile istatistiksel anlamı gözlenmedi. Sonuçta tümör belirleyicilerinin yüksek olduğu gruplarda eğer sitoloji pozitifliği de varsa bu hastaların genellikle evre IH veya evre IV te oldukları görüldü. Bu tür hastalarda gereksiz küratif cerrahi girişim yapmanın hastaya getireceği ek problemlerin önüne geçilebilir. 71

SUMMARY Comprashion of Clinicopathologic Factors by İmunohistochemical Studies in Gastric Carcinomas: This study was carried on General Surgery Departmant of Medical Faculty of Erciyes University in 2001. Operated 31 patients with gastric malignancy and 18 patients with cholelithiasis as a control group included. İn 31 gastric malignancy patients, befoore operations endoscopy examination were done for tumor localization and biopsy after this histopathologic was done for certain diagnosis. Systemic venous blood sample was taken from all diagnosed gastric malignacy patients and patients with cholelithiasis. Peritoneal lavage samples were taken from all cases after laparatomic operations. Inaddition portal blood samples were also taken. CEA and CA 19-9 levels were measurred in blood samples. 72Corelation between positive cytologic results and clinicopathologic factors was determined. While the level of tumor marker was higher than normal level in 2 control group patients with cholelithiasis, positive cytology was not seen in none of them. Although there was no statically significance results in patients with gastric malignancy clinicopathologic factors between positive cytologic result. Statically significant result according to the level of tumor markers were seen only CEA positive patients with lenf node metastases and serosal invasion. There were no statically significant result between groups for CA 19-9. No statically significant result seen in clinicopathologic factors for tumor markers in portal blood samples. As a result, if cytologic positivity present with high tumor markers. These patients are accepted as stage III or stage IV. Thus curative surgical operations and extra problems are blocked by this way. 73