Elazığ ili orta dereceli okullarında ceza ve ödül 1977-1988
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
BÖLÜM V ÖZET, VARGI VE ÖNERÎLER özet Eğitim, bireyin davranışında kendi yaşantısı yoluy la ve kasıtlı olarak istendik değişme meydana getirme süre- 29 cidir./. Bireylerin davranışlarında meydana getirilen bu değişmelerin bütün toplumu etkilemesi kaçınılmaz bir olgu dur. Eğitim ailede başlayıp okulda devam eder. Çünkü okul eğitim hizmetinin üretildiği yerdir. Eğitim örgütünün halka açık olan, halkla yüzyüze gelinen kapısıdır. Eğitimin sürek li yapıldığı yerdir okul. Okulda, öğrenci-öğr etmen ve diğer görevliler çalışmalarını sürdürmektedirler. Bir örgüt ola rak düşünülen okulda, çalışmaların sağlıklı yürüyebilmesi ve eğitimin amacına ulaşabilmesi için, birtakım kurallara uyma gerekliliği doğmaktadır. Bu kurallar, yönetmeliklerin gösterdiği şekilde yerine getirildiğinde `ödüllendirme`, veya kurallara ters düşüldüğünde `cezalandırma` gibi boyut lara ulaşmaktadır. Bu araştırmada, Orta Dereceli Okullarda Disiplin Yö netmeliğine dayalı olarak öğrencilerin aldıkları ödül ve cezalarla, bunlara neden olan davranışlar konu olmaktadır. Araştırma, 1977-1978, 1982-1983, 1987-1988 öğretim yıllarında Elazığ il merkezindeki orta dereceli okullarda okuyan öğrencilerin aldıkları cezalar ve Ödüllerle smırlan- 29. Y.Kemal Kaya, Eğitim Yönetimi Kuram ve Türki^fet,., deki Uygulama, Olgaç Matbaası, (Ankara, 1986), s. 3. x0u:%^ `^>k f/£ *'? >./ A ıra ft { ?` * ':-*js«i66 dinimi ştır. Ceza ve ödül almalarına neden olan davranışlar incelenmiş ve istatistiki bir yorum getirilmiştir. Yönetme likler incelenerek suç türleri saptanmış, ödüllerin çeşit liliği araştırılmıştır. Teşekkür ve takdirnamede ödül kav ramı içinde yer almıştır. Araştırmada, Elazığ il merkezinde bulunan Genel (Aka demik) Liseler, Mesleki ve Teknik Liseler (Karma), Kız Mes lek Liseleri ve Anadolu Lisesindeki ceza ve ödül alan öğren cilerle, bu liselerde Disiplin kurulunda görev yapan öğret menler üzerinde araştırma yapılmıştır. Ayrıca okullarda, disiplin kurulu karar defterlerinden ceza alan öğrenci sa yıları ve bu cezayı almalarına neden olan davranışlar çıka rılmıştır. Buna paralel olarak yine ödüllendirme şekilleri ve ödüllendirilen öğrenci sayısı karar defterlerinden çıka rılmıştır. Disiplin kurulu başkanlarıyla bu çalışmalar sı rasında kısa mülakatlar yapılmıştır. Disiplin cezaları, yönetmelikte belirlendiği şekil de; 1. Uyarma -Kmama-Mahrumiyet, 2. Okuldan kısa süreli uzaklaştırma, 5. Tasdikname ile uzaklaştırma, 4. Okuldan uzun süreli uzaklaştırma, 5« Okuldan uzun süreli ve tasdik name ile uzaklaştırma, 6. Okuldan sürekli uzaklaştırma ol mak üzere çalışmalar sürdürülmüştür. ödüllendirmede ise araştırmanın `verilerin analizi` bölümünde açıklandığı gibi bir okulun dışında `teşekkür` ve `takdir` den başka bir ödüllendirmeye rastlanmamıştır. Bu ödüllendirme şekli de orta dereceli okullar disiplin yö netmeliğinde belirlendiği üzere öğrencinin derslerindeki başarısı sonucunda, tutturduğu not ortalaması nedeniyle'- 'v-V^` rilen ödüllerdir.67 Araştırma için gerekli veriler, öğrenci gruplarıyla öğretmenlere uygulanan anketler ve disiplin kurullarının karar defterlerinin incelenmesi yoluyla çıkarılmıştır. Araştırmada, ödüllerin ve disiplin cezalarının sayı ve türlerinin yorumlanmasında frekans ve yüzdelerden yarar lanılmıştır. Toplanan verilerin analizi sonunda elde edilen bul gular araştırmanın amacında yer alan sorulara göre aşağıda çıkarılmıştır. Disiplin olaylarının okul türlerine göre dağılımı bakımından « en çok olayların geliştiği okul türü Genel (Aka demik) liselerle, Kız-Erkek Karma eğitim yapan Meslek lise lerinde görülmektedir. Suç türlerine göre dağılımı incelendiğinde ise, okuldan kısa süreli uzaklaştırma yüzde 72 gibi bir oranla başta gelmektedir. Ancak bu durum, disiplin olayları yılla ra oranla incelendiğinde, giderek belirgin bir biçimde azal dığı görülmektedir. Ödül sayısında ise yükselme görülmekte dir. Verilen ceza ve ödül türleri bakımından erkek-kız kar ma eğitim yapan okullarda diğerlerine oranla daha yüksek olduğu görülmekte. Ancak cezaların yoğunluğu disiplin kuru lu başkanlarının ifadelerine göre, geçmiş yıllardaki birta kım politik dalgalanmaların bu okullardaki öğrencileri de etkisi altına almasından kaynaklandığını, ancak 1982-1983 öğretim yıllarından itibaren belirgin bir durgunluğa girdi ğini belirtmektedirler. Ülkenin geçmişte yaşadığı siyasi krizlerden okulların da dolaylı olarak etkilendiği karar defterlerinden suç türleri ve suça neden olan davranışlar `68 incelendiğinde gözlenmiştir. Verilen ceza türleri ile öğrencilerin cinsiyetleri» bakımından incelendiğinde erkek öğrencilerin, kız öğrenci lere oranla yüzde 86 oranında daha yüksek olduğu gözlenmiş tir. Ancak ceza uygulamasında cinsiyet ayrımı gözetilmemek tedir. Erkek öğrencilerin, bu yıllardaki yaş dönemi düşü nüldüğünde, gencin daha heyecanlı, özellikle erkek çocuk ların daha delikanlı oldukları ve en problemli çağları ya şadıkları bilinen bir gerçektir. Edinilen yanlış arkadaşlıklar, danışacakları veya onlara rehberlik edecekleri o yaş psikolojisini objektif olarak değerlendirebileceği büyüklerin olmayışı veya çok az sayıda oluşu kendisinin en doğruyu bildiğine dair yanılgısı ve karşı cinse karşı kendini ispatlama çabası, işte, genci zaman zaman disiplin cezalarıyla karşı karşıya getirmekte, hatta gencin istikbaline, hayatına malolmaktadir. Bu neden ledir ki, okul yöneticilerinin, sık sık mülakatlar sırasın da tekrarladıkları gibi okullarda rehberlik servislerinin uzman rehber denetiminde ciddi bir şekilde kurulması ve bu servislerinin öğrenciye yardımcı olmak açısından gereklili ğini vurgulamaktalar. Ceza alan öğrencilerin başarı durumu, ine elendiğinde, araştırma kapsamına giren öğrencilerin en az bir yıllık sene kayıpları oldukları saptandı. Dolayısıyla yaş olarak da sınıf arkadaşlarına oranla büyük öğrenciler oldukları anlaşılmaktadır. Bu durum zaman zaman problemli durumlar doğurmaktadır. Ceza alan öğrencilerin tesbiti yapılırken, birçok öğrencinin ceza almalarının arkasından okulu t erke t-69 tikleri yine disiplin kurulu `başkanlarının ifadelerinden anlaşılmı şt ir. Çocuk suçluluğuna toplumun yaklaşımı da sorunun `bir `başka önemli yanını oluşturmaktadır. Genç bir insanın, ona vurulan suçluluk damgasının altından kalkabilecek güce her zaman sahip olabileceği düşünülemez. Aslında toplum da, bu konuda oldukça acımasızdır. Suçlu, çocuk olsun, büyük olsun toplum onu dışlamaya yatkındır. Toplumun bu konuda duyarlı ğının olumlu yönde değiştirilmesi uzun vadeli bir eğitim sorunudur. Suçluluk damgası, çocuğun tüm kişiliğini etkilemek te ve onun bu damgayı benimseyerek, ya da silme umudunu yi tirerek yeniden suça yönelmesine uygun psikolojik ortamı 30 hazırlamaktadır-^. Oysaki, disiplin kurullarınca verilen cezalar kustu rucu değil, caydırıcı olmalıdır. Disiplin kurullarınca yapılan ödüllendirmeler, okul lar arasında hiçbir farklılık göstermemekte : Eğitimde ödül lendirmenin çok önemli fonksiyonu olduğunu belirten öğret menler ve öğrenciler, bu konuda yönetmeliğin belirlediği biçimden başka bir uygulamanın yapılmadığını belirtmekte dirler. Yani öğrencinin derslerindeki başarısı nedeniyle `teşekkür` veya `takdir` verilmekte. A.ncak araştırmanın uy gulandığı 13 okul arasında, bir okul, ödüllendirme konusuna farklı bir uygulama getirmiş. Bu uygulamanın yararını be lirgin bir şekilde görmekte olduklarını ifade etmekteler. 30. Haluk Yavuzer, Çocuk ve Suç, (Altın Kitaplar Yayınevi, 1982), s. 465.70 Öğrencinin derslerindeki başarısı düşünülmeksizin, disiplin kurallarına uyumu, okula devamlılığı ve çevresiyle ilişki leri bakımından değerlendirilerek, okul aile birliği ile işbirliği sonucu, öğrenci maddi ve manevi olarak öğrenci grubu önünde ödüllendirilmekte. Vargı Eğitimin istenen amaçlara ulaşabilmesi, sağlıklı ne sillerin yetişt irilebilme si iyi bir eğitim-öğretim ortamı nın sağlanması ile söz konusudur. Bu ortamın hazırlanması sürecinde ise bazı kurallara uyma gerekliliği de göz ardı edilemez. Bu da bir bakıma ödül ve ceza mekanizmasının ge reğince uygulanması ile olanaklıdır. Okullardaki eğitim sistemimizde, ödüle cezadan daha az yer verilmiş ve ödüllendirme için gerekli olan ölçütler ?yeterince açıklanmadığı gibi, dar bir çerçeve içine sıkış tırılmıştır. Disiplinin amacı, öğrenciye kendi davranışını denet leme, değerlendirme yeterliliği kazandırmaktır, öğrencinin bu yeterliği kazanmasında, içinde yaşadığı toplumun değer lerine göre yaptığı eylemlerin hangilerinin doğru iyi; han gilerinin yanlış kötü olduğunu algılamasına okulun yardım etmesi çok önemlidir, öğrenciye istenen davranış öğretilme li ve bu davranışı yapıp yapmadığı izlenmelidir. Bu davra nışlar okullarda öğretilmekte ve izlenmekte, ancak yapılma dığı takdirde cezalandırılmakta ama yapıldığında derslerde ki başarıların dışındaki davranışlar ödüllendirilmemekte. Bu da ödüllendirme sisteminin kısırlığından doğmaktadır.
Collections