Kocaeli`de serolojik olarak parazit hastalıklarının insidansının belirlenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET KOCAELİ'DE SEROLOJİK OLARAK PARAZİT HASTALIKLARININ İNSİD ANSININ BELİRLENMESİ Toksoplazmoz sıklığı iklim şartlarına, beslenme alışkanlıklarına, sosyo ekonomik ve kültürel özelliklere göre farklılıklar göstermesine rağmen dünya nüfusunun üçte biri parazitle infektedir. Kist hidatik ülkemizde insan ve kesimlik evcil hayvan sağlığı açısından son derece önemlidir. Çalışmalarımızda Kocaeli'de yerleşik sağlıklı, toksoplazmoz ve kist hidatik şüphesi olmayan lise öğrencilerinden, kesitsel tanımlayıcı çalışma tipiyle tesadüfi olarak seçilmiş 338 kişide serolojik olarak ELISA yöntemiyle toksoplazmoz ve kist hidatik hastalığının prevalansı hakkında bilgi edinmek, aynı zamanda çalışmada uygulanan anket formlarının sonuçlarıyla serolojik tetkik arasındaki uyumun ve seropozitif kist olgularının radyolojik tetkiklerle kesin tanısının belirlenmesi amaçlanmıştır. Toplanan serum örnekleri toksoplazmoz ve kistik ekinokokkozis yönünden ELISA IgG yöntemleriyle değerlendirilmiş, 61 (%18) kişide toksoplazmoz serolojisi pozitif olarak bulunmuştur. Elde edilen sonuç bu yaş grubunda immün sistemi baskılayacak koşullarda fırsatçı infeksiyon olarak T. gondii'nin önemini ortaya koymaktadır. Toksoplazmoz serolojisi pozitif olan olguların %19.7'sinde, seronegatif olanların %20.6'sında eozinofili saptanmış, seroloji sonuçlan ile eozinofili arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır (p>0.05). Toksoplazmoz seroloji sonuçlan pozitif olanlann %90'mda çiğ et yeme alışkanlığı saptanırken, bu oran toksoplazmoz seroloji negatif olanlarda %23.6 olarak bulunmuştur. Toksoplazmoz açısından pozitif seroloji sonuçlan çiğ et yeme alışkanlığı olan kızlarda %57.4, erkeklerde ise %44.2 olarak saptanmış, çiğ et yeme alışkanlığı olan kızlarla pozitif seroloji sonuçlan arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmuştur (p<0.05). Kedi ile yakın teması olanların %81.7'sinde, temas öyküsü olmayanların %18.3'ünde toksoplazmoz serolojisi pozitif olarak bulunmuştur. Toksoplazmoz serolojisi kedi ile temas öyküsü olan kızlarda %61.5, erkeklerde ise %75 olarak saptanmış, aradaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır (p>0.05). Kist hidatik serolojisi ise 30 (%8.9) kişide pozitif bulunmuştur. Kist hidatik açısından seropozitif olanların %80'inde eozinofili gözlenirken, bu oran seronegatif olanlarda%20 'dir. Eozinofıli ile kist hidatik arasında anlamlı bir ilişki saptanmıştır (p<0.05). Köpekle temas öyküsü olanlarda kist hidatik serolojisi %56 oranında, temas öyküsü olmayanlarda ise %44 olarak bulunmuştur. Köpekle yakın teması olan erkeklerle pozitif kist hidatik sonuçlan arasında anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir (p<0.05). Seroloji sonuçlan yüksek titrasyonda (1/2500) tespit edilen iki öğrenciye radyolojik tetkikler önerilmiş, bir kişi yaptırmış ve USG ile karaciğerde 4 cm çaplı bir kist olduğu saptanmıştır. Kist hidatik tanısında serolojik tanı yöntemlerinin radyolojik tetkiklerle desteklenmesinin veya birden fazla serolojik testin bir arada uygulanmasının gerekli olduğu ortaya çıkmıştır. Seroepidemiyolojik çalışmalarla paraziter hastalıkların gerçek sıklıklarının ve endemik bölgelerin tespit edilerek, o bölgelerdeki problemlere çözümler getirilmesinin ve halkın özellikle öğrencilerin paraziter hastalıkların bulaş yolları ve korunma önlemleri hakkında bilgilendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler: T. gondii, toksoplazmoz, Echinococcus spp., kist hidatik epidemiyoloji ABSTRACT DETERMINATION OF THE INCIDENCE OF PARASITIC DISEASES IN KOCAELİ Although the incidence of toksoplazmoz changes according to the climate conditions, feeding attitudes, both socioeconomic and cultural characteristics, one third of the world population is infected with the parasite. Hydatic cyst is very important for human and butchered domestic animal health. In our study we aimed to have information about the prevelance of toksoplazmoz and hydatic cyst serologically using ELISA method at 338 people chosen with a cross sectional descriptive study and who were healthy high school students carrying no suspect of toksoplazmoz and hydatic cyst. We also aimed to determine the accordance of serological test and the survey. Besides, at seropositive cases, the determination of absolute diagnosis with radiological tests were aimed as well. The serum samples were examined with ELISA IgG method in order to find toksoplazmoz and hydatic cyst, the toksoplazmoz serology was positive at 61 people (18%). This result shows the.importance of T.gondii as an opportunistic infection at conditions where the immun system is suppressed. At 19.7% of the seropositive toxoplasma cases and at 20.6% of the seronegative cases, eosinophilia was determined and no significant relation was found between the serological results and eosinophilia (p>0.05). The habit of consuming raw meat was found as 90% at the seropositive toxoplasma cases and 23.6% at the seronegative cases. 57.4% of the girls who had the habit of eating raw meat and 44.2% of the boys who had the habit of eating raw meat had positive toxoplasma serology results, a statistically significant relation was found between the the girls who had the habit of eating raw meat and positive serology results (p<0.05). Toksoplazmoz serology was positive at 81.7% of the people who had close contact with cats and at 18.3% of the people who had no contact. 61.5%o of the girls who had close contact with cats and 75%o of the boys who had close contact with cats Jiad. positive toxoplasma serology results, the difference was not significant statistically (p>0.05). The serology of hydatic cyst was positive at 30 people (8.9%). At 80% of the seropositive hydatic cyst cases and at 20% of the seronegative cases, eosinophilia VIwas determined and a significant relation was found between hydatic cyst and eosinophilia (p<0.05). The hydatic cyst serology was positive at 56% of the people who had close contact with dogs and at 44% of the people who had no contact. A significant relation was determined between the boys who had close contact with dogs and positive hydatic cyst serology results (p<0.05). Two students who ere serologically positive with high titrations were advised to have radiological tests, one of them had the ultrasound test and a cyst with a diameter of 4-cm was observed at his liver. It was seen that at the diagnosis of hydatic cyst, the serological diagnosis methods should be supported with the radiological tests or more than on test should be used together. The real incidence of the parasitic diseases and the endemic sites should be determined with seroepidemiological studies, the problems about these sites should be solved and it's very important to inform citizens, especially students, about the contagion ways and the protectional precautions. Key Words: T.gondii, toxoplasmosis, Echinococcus spp., cystic echinococcosis, epidemiology VII
Collections