Kadın sağlık çalışanlarının kendi kendine meme muayenesi uygulamalarına sağlık inanç düzeylerinin etkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Bu çalışma, kadın sağlık çalışanlarının bir kanser tarama yaklaşımı ve sağlık davranışı olan Kendi Kendine Meme Muayenesine yönelik uygulamalarını belirlemek, sağlık inançlarının ve bireysel değişkenlerin Kendi Kendine Meme Muayenesi uygulamalarına etkisini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Araştırmanın örneklemini İstanbul Anadolu yakasında bulunan 30 kamu hastanesinde görev yapan toplam 553 kadın sağlık çalışanı oluşturmaktadır. Araştırmada kadın sağlık çalışanlarından 32 sorudan oluşan Kişisel Bilgi Formu ve 43 maddeden oluşan Türkçe Champion Sağlık İnançları Modeli Ölçeği ile veri toplanmıştır. Elde edilen veriler SPSS 22.0 programı ile analiz edilmiş; toplanan veriler üzerinde tanımlayıcı istatistikler, T testi, anova testi ve ki kare testi uygulanmıştır. Bulgular: Araştırmaya katılanların %62,4'ünün Hemşire, %41,4'ünün 30-39 yaş arasında, %32'sinin Lisans mezunu, %72,2'sinin evli olduğu görülmüştür. KKMM'yi uygulayanlardan Hemşirelerin KKMM yapma oranının %62,8 olduğu, 30-39 yaş aralığının KKMM yapma durumunun %40,3 olduğu, Evli olanların KKMM yapma oranının %74,8 olduğu, Lisans mezunlarının %44,3'ünün KKMM yaptıkları tespit edilmiş ve bu oranların diğer gruplardan yüksek olduğu görülmüştür. Kendi Kendine Meme Muayenesi (KKMM) yapanların oranı %74, bu uygulamayı her ay düzenli yapanların oranı %15'tir. Katılanların %14,3'ü KKMM'yi çok iyi bildiklerini, %83'ü de bu konuda eğitim aldıklarını belirtmişlerdir. KKMM eğitimi alanların %58'i eğitimi sağlık çalışanından almışlardır. Sağlık çalışanlarının Sağlık İnanç Modeli Ölçeği alt boyutlarından aldıkları puan ortalamalarına bakıldığında duyarlılık alt boyutundan alınan puan ortalaması 7,27 (±2,26), yarar alt boyutundan alınan puan ortalaması 19,81 (±4,33), ciddiyet alt boyutundan alınan puan ortalaması 23,73 (±5,78), engel alt boyutundan alınan puan ortalaması 24,15 (±5,68), sağlık motivasyonu alt boyutundan alınan puan ortalaması 26,70 (±5,08) ve güven alt boyutundan alınan puan ortalaması 37,51 (±6,99) olmak üzere 7,27 (±2,26) ile 37,51 ±6,99 arasında değiştiği görülmektedir. Sağlık çalışanlarının Kendi Kendine Meme Muayenesi yapma durumuna göre Sağlık İnanç Modeli Ölçeği alt boyutlarından KKMM yapanların yarar (20,06±4,26), güven (38,02±6,70) ve sağlık motivasyonu (26,91±5,31) algılarının, KKMM yapmayanların duyarlılık (7,44±2,37), ciddiyet (22,33±5,43) ve engel (25,44±4,92) algılarının daha yüksek olduğu görülmüştür. Sağlık çalışanlarının KKMM yapma durumu ile yarar, engel ve güven alt boyutları arasında ki farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu saptanmıştır. Sağlık çalışanlarının KKMM yapmayı bilme derecesi ile KKMM yapma durumları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu tespit edilmiştir. KKMM yapmayı iyi derecede bilenlerin KKMM'yi yüksek oranda (%57,9) yaptıkları görülmüştür. KKMM eğitimi alma ile KKMM yapma durumları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark olduğu tespit edilmiş olup, KKMM eğitimi alanların KKMM'yi yüksek oranda (%85,1) yaptıkları tespit edilmiştir. Sonuç: Araştırmanın sonucunda kadın sağlık çalışanlarının düzenli olarak Kendi Kendine Meme Muayenesi yapma oranlarının istenilen düzeyde olmadığı ve KKMM uygulamaları üzerinde Sağlık İnanç düzeyleri yönünden fark olduğu tespit edilmiştir. Kadın sağlık çalışanlarının yarar, engel ve güven alt boyutlarında puan ortalamaları arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlıdır. KMMM yapanların yarar, güven ve sağlık motivasyonu algılarının yüksek, KKMM yapmayanların ise duyarlılık, ciddiyet ve engel algılarının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Bu çalışma sonucunda Kendi Kendine Meme Muayenesi uygulama oranlarına sağlık inançlarının ve bireysel farklılıklardan medeni durum ile öğrenim durumunun etkili olduğu görülmektedir. Kadın sağlık çalışanlarının Kendi Kendine Meme Muayenesi uygulama oranlarını yükseltmeye yönelik yapılacak çalışmalarda, sağlık inanç algıları göz önünde bulundurulmalıdır. Koruyucu sağlık davranışlarını gerçekleştirmeyi engelleyen algılar belirlenerek, azaltılması yönünde girişimlerin yapılması önemlilik arz etmektedir. Aim: This study was conducted to determine the practices of women health workers towards a cancer screening approach and health behavior self - examination, and to show the effects of health beliefs and individual variables on self - breast examination.Method: The sample of the research is composed of 553 female health workers who work in 30 public hospitals located near Istanbul Anatolia. In the research, data were gathered with a Personal Information Form consisting of 32 questions from women health workers and a Turkish Champion Health Beliefs Model Scale consisting of 43 items. The obtained data were analyzed with SPSS 22.0 program; descriptive statistics, T test, anova test and chi square test were applied on the collected data.Results: 62,4% of the participants were found to be nurses, 41,4% were between 30-39 years, 32% were graduated and 72,2% were married. It was found that the percentage of nurses performing BCCM was 62.8%, that of 30-39 age group was 40.3%, the rate of making BCC was 74.8% and that of 44.3% of BCCM graduates was BCCM. . The constructive role of the Breast Self Examination (KKMM) is 74%, and the percentage of those who regularly practice it is 15%. 14.3% of the participants stated that they knew KKMM very well and 83% said that they had received training in this subject. 58% of KKMM education areas have taken education and health studies. When the average scores of the health professionals were taken from the Health Beliefs Model subscale, the mean score of the sensitivity subscale was 7,27 (± 2,26), the mean score of the benefit subscale was 19,81 (± 4,33) 23.73 (± 5.78), the mean score of the barrier subscale was 24.15 (± 5.68), the mean score of the health motivation subscale was 26.70 (± 5.08) and the mean of the confidence subscale was 37 , From 51 (± 6.99) to 7.27 (± 2.26) and from 37.51 ± 6.99. (20,06 ± 4,26), trust (38,02 ± 6,70) and health motivation (26,91 ± 5,31) perceived by the Health Professionals Scale subscale were found to be higher than those of the self- The perceptions of those who did not have CKMM (7,44 ± 2,37), seriousness (22,33 ± 5,43) and obstacle perceptions (25,44 ± 4,92) were found to be higher. It was determined that the difference between health care workers' performance level of BCCM and benefits, obstacle and trust subscales was statistically significant. It was determined that there is a statiscally sifnificant difference between the level of knowing how to do BCCM and the cases of doing BCCM by healty workers. It was seen that those who knew how to do BCCM at high rate (57.9 %) It was determined that there was a statistically significant difference between KKMM training and doing KKMM, and it was determined that KKMM education areas performed KKMM at a high rate (85.1%)Conclusions: As a result of the research, it was determined that the rate of women's health workers regularly making a Self Breast Examination is not at the desired level and that there is a difference in the level of Health Beliefs on BCMM practices. The difference between the mean scores of the benefit, obstacle and trust subscales of the women health care workers' was statistically significant.The perceived benefits, trust and health motivation of those who did BCMM were found to be higher, and the sensitivity, seriousness and obstacle perceptions of those who did not BCMM were found higher. As a result of this study, it is seen that the health beliefs and the marital status and the education status of the individual differences are effective on the rates of the Self Breast Exams application.Health belief perceptions should be taken into account when attempting to raise the rates of self-breast self-examination of women health workers. It is important to make attempts to identify and reduce the perceptions that prevent preventive health behaviors.
Collections