İdiopatik adolesan torakolomber ve lomber skolyoz vakalarında posterior enstrumantasyon sonuçlarımız
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
X.OZET SSK İstanbul Eğitim Hastanesi II. Ortopedi ve Travmatoloji Kliniğinde 9. 11. 1990 ile 23.11.2000 tarihleri arasında 20 Adölesan İdiopatik Torakolomber ve Lomber skolyoz teşhisi konmuştur. Bu hastalarımıza CD, MSSE veya ALICI SPİNAL SİSTEMİ ve Posterior Füzyon ameliyatı uygulanmıştır. Bu hastalarımız frontal planda major eğrilik, üst ve alt kompansatuvar eğrilikler, sagital planda ve rotasyonal planda son radyolojik tetkikleriyle birlikte retrospektif olarak incelenmişlerdir. Ortalama takip süremiz beş yıldır (en az 6 ay, en fazla 10 yıl). Koranal planda major eğrilikte düzelme miktarı % 76, üst kompansatuvar eğrilikte % 69, alt fraksiyonel eğrilikte % 70 olarak bulunmuştur. Frontal planda bir vakamızda iki cm'lik denge sapması gözlenmiştir. Bu vakamız klinik ve kozmetik açıdan şikayeti olmadığından dolayı takip edilmiştir. Apikal vertebrada ameliyat sonrasında % 38 oranında derotasyon elde edilmiştir. Sagital planda değerlendirme sonucunda normal sagital torakal kifoz ve fizyolojik lomber lordoz elde edilirken enstrumente edilen lomber bölgede 1 derecelik lordoz kaybı, entrümantasyonun alt seviyelerinde 3 derecelik lordoz artışı izlenmiştir. Sagital dengede bir vakamızda iki cm den fazla dengede kayma izlenmiştir. Hastanın aşırı şikayetlerinin olmamasından dolayı takip edilmiştir. Olgularımızdan örnekler verilerek klinik ve radyolojik değerlendirme anlatıldı. Anterior ve posterior girişimlerden bahsedilerek avantaj ve dezavantajları üzerinde durulmuştur. Konservatif ve cerrahi endikasyonlar belirlenip torakolomber ve lomber skolyozda kısa füzyonun ve dengenin önemine değinilerek torakolomber ve lomber skolyotik eğriliklerde posterior girişimle anterior girişimle elde edilen sonuçlara anteriordan planlananın bir vertebra aşağısına füzyonun inilmesi şartıyla daha kısa sürede,daha az kan kaybına sebep olarak, daha az invasiv yolla ameliyat sonrasında breys kullanılmasına gerek olmadan daha az komplikasyonla elde edilebileceği üzerinde durulmuştur. 121 XI.SUMMARY 20 patients with adolescent idiopathic thoracolomber or lomber scoliotic curves were opereted in SSK Istanbul Training Hospital II' nd Orthopaedics and Traumatology Clinics between September 1990 and November 2000. Posterior fusion along with instrumentation (CD, MSSE or Alıcı Spinal System) was applied. Patients were retrospectively analysed for coronal, saggital and axial plane deformities. Patients were evaluated both clinically and radiologically.Advantages and disadvantages of posterior and anterior approaches were compared, indications for either conservative or surgical treatment was defined. Importance of short fusion and maintaining of the spine balance was pointed out. Mean follow up period is 5 years ( 6 months - 10 years ). We found that average correction rate was 76 % for major scoliotic curve, 69 % for upper compensatory curve and 70 % for lower fractional curve. In postoperative period, rotation of apical vertebra was improved average 38 %. In one of our cases more than 2 cm deviation of spinal balance in the frontal plane was detected. This patient has not clinical or cosmetic cc; iplaint. Postoperatively, physiologic kyphosis was maintained in all patients while average 1 degree loss of lombar lordosis in instrumented level and 3 degree increase of lomber lordosis at the uninstrumanted lumbar vertebra was detected. In one of our cases more than 2 cm deviation of saggital balance was seen. This patient has lowback pain but she does not need analgesics for pain relief. In comparison to anterior approach, in posterior approach we obtained shorter operetion time, less blood loss, less invasiveness and less complications. Also there is no need to use braces in the postoperative period in posterior approaches. By posterior appraoch fusing one segment lower than those planned anteriorly we obtained approximate results to anterior approach. 122
Collections