Artroskopik bankart lezyonu onarımı yapılan hastalarda omuz ekleminin değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Bu çalışmanın amacı artroskopik olarak tedavi edilmiş izole bankart lezyonu olan tekrarlayan omuz çıkığı olgularını klinik ve radyolojik bulgularla birlikte kas kuvveti ve aktivitesi açısından değerlendirmektir.Gereç ve Yöntem: Atatürk Eğitim ve Araştırma hastanesi Ortopedi Kliniğinde 2009-2011 yılları arasında izole bankart lezyonu olan tekrarlayan omuz çıkığı olgularının artroskopik bankart onarımı ile tedavi edilmiş olanlarının retrospektif olarak yaş, meslek, cinsiyet, dominant ve opere edilen ekstremiteler, ilk çıkık mekanizması ve çıkık sayısı bilgilerine ulaşıldı.Hastalar kontrole çağırılıp klinik, radyolojik ve kas gücü değerlendirmesi yapıldı.Hastalara Rowe, DASH, VAS, Oxford instabilite ve Constant omuz skoru testleri uygulanıp eklem hareket açıklığı ölçümü yapıldı.Yeni X-ray ve MRG görüntüleri değerlendirildi.İzometrik kas gücü ve EMG aktivitesi ölçümü yapıldı. Ölçümlerde Biodex system 3 pro kullanılarak opere ve kontrlateral omuz değerlendirildi.Omuz ekleminin abduksiyon-adduksiyon gücü 0-90 derece aralığında, iç-dış rotasyon gücü ise 20 derece iç 30 derece dış rotasyon aralığında 60-90-120 derece/saniye hızlarda 3 resiprokal kontraksiyon alınarak ölçüldü.Ölçümlerle senkronize olarak supraspinatus, infraspinatus, teres minor ve deltoideus kaslarının yüzeyel EMG ile aktivitesi ölçüldü.Bulgular:Hastaların %92'si erkek, %2'si kadın ve ortalama yaş 33 idi. %50 sağ %50 sol olmak üzere %57 hastanın dominant tarafı opere edildi. Ortalama çıkık sayısı 20 ve bunların %22'si atravmatik %78'i travmatik çıkık iken ilk çıkık sonrası opere edilen hasta yoktu. Kullanılan ortalama ankor sayısı 2.1 idi. Ortalama işe dönüş süresi 60 gün ve takip süresi 7 ay idi. Klinik muayenede ameliyat edilen omuzlarda ameliyat öncesine göre DASH ve Oxford instabilite skorlarına açısından anlamlı fark mevcuttu. Ameliyat sonrasında opere omuzlar ile sağlam omuzlar arasında Oxford, ROWE, DASH, Constant testleri ve VAS skorlamalarına göre anlamlı farklılık mevcuttu. %50 hastada hareket kısıtlılığı vardı. %35 hastada abduksiyon kısıtlılığı varken %28 hastada dış rotasyon kısıtlılığı vardı.X-ray görüntülerinde vida yerdeğiştirmesi ve yeni eklem dejenerasyonu yoktu. MRG görüntülerinde ise tüm hastalarda labral bütünlük tam iken %42 hastada eklemde sıvı artışı saptandı. Kas gücü ölçümlerinde sadece iç rotasyon gücü tüm hızlarda ve kategorilerde anlamlı azalmış olarak bulunurken diğer tüm yönlerdeki güç ölçümlerinde anlamlı azalma yoktu. EMG ölçümlerinin hiçbirinde anlamlı fark yoktu.Sonuç: Tekrarlayan omuz çıkıkları ve buna bağlı gelişen bankart lezyonlarının daha çok genç erkek ve aktif hastalarda görüldüğü ve genellikle travmatik zeminde gelişmektedir. Artroskopik olarak tedavi edilmiş izole bankart lezyonu olan hastaların opere edilen omuzlarında klinik muayenede abduksiyon ve dış rotasyon kısıtlılığı daha çok gelişmekte ve sağlam omza göre daha ağrılı ve daha az fonksiyonel olmaktadır. Buna karşılık kas gücünde ise iç rotasyon yönü dışındaki hiçbir yöndeki güçte düşüş olmamaktadır. Supraspinatus, infraspinatus, teres minor ve deltoideus kasları elektriksel aktivitelerinde düşüş görülmemektedir. Background: The aim of this study is to evaluate the arthroscopically treatedrecurrent shoulder dislocation cases with bankart lesion in terms of clinical and radiological findings, along with muscle strength and activity.Methods: We evaluated the patients who had recurrent anterior instability with isolated bankart lesion. From this group of patient we choosed the arthrpscopically treated ones between years 2009 and 2077 in Ataturk Training and Resarch Hospital Orthopedics and Traumatology Department. We categorized them according to their age, sex, mechanism of the first dislocation, number of dislocations, dominant and operated arm side and profession. Patients have been invited to hospital and evaluated. In clinical evaluation patients were asked according to Rowe, DASH, VAS, Constant and Oxford instability scoring sheets and apprehension test was assesed. Range of motions were measured and muscle strenght analysis was made to each patient. In radiological evaluation new Xray and MRI findings were noted. Muscle strenght analysisis was made simultaneusly with surface EMG in order to determine muscle activity. Biodex Pro System 3 (Biodex Medical Sysytems, Shirley, NY, USA) was used for muscle strenght analysis and both operated and contralateral shoulder, abduction – adduction (Between neutral position and 90 degrees of abduction) and internel – external rotation (Between 20 degrees internal rotation and 30 degrees external rotation) forces with 60 – 90 – 120 degrees/second speed were assesed. Simultaneusly activity of supraspinatus, infraspinatus, ters minor and deltoideus muscles were assesed with surface EMG. Resutls: %92 of the patients were male and %2 were female. Mean age was 33. %57 of the shoulders were dominant side. Mean number of dislocation was 20 and %78 of them were traumatic, %22 were atraumatic dislocations. There was no patient operated after first dislocation. Mean anchor used was 2.1. Mean follow up period was 7 months. In clinical evaluation, the results of Rowe, DASH, VAS, Constant and Oxford instability scores between operated and contlateral shoulders were statistically different. %35 of patients had limitation of abduction and %28 of patients had limitation of external rotation according to contralateral shoulder range of motions. There was no glenohumeral degeneration and anchor displacement on Xrays and no labral tears on MRG. But there was a little gain of joint fluid in %42 of the shoulders. Only internal rotation strenght were significantly reduced and there was no significant chances on EMG patterns.Conclusions: Anterior shoulder instability and bankart lesions are mostly seen in young, male, active population and on traumatic basis. After arthroscopic surgery, limitation of abduction and external rotation is common and operated shoulders are less functional according to contralateral shoulders. However there was no loss of muscle strenght except internal rotation and also there was no loss of activity of supraspinatus, infraspinatur, teres minor and deltoideus muscles.
Collections