Diyot lazerin kemik retansiyonlu 20 yaş diş çekiminden sonra ödeme etkisinin 3 boyutlu yüz tarayıcısı ve konvansiyonel yöntemlerle değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Düşük düzeyli lazer uygulaması günümüzde diş hekimliğinde çok sık kullanılan bir terapidir. Ağız diş ve çene cerrahisi literatüründe de düşük düzeyli lazer uygulamasının; cerrahi ve cerrahi olmayan diş çekimi, Le-fort I osteotomisi, sinir hasarının giderilmesi, yara iyileşmesinin hızlandırması, ödemin azaltılması gibi durumlarda kullanıldığı görülmektedir. Sürme zamanı geldiği halde normal diş dizisinde yer almayarak kemik ve yumuşak doku içerisinde bütünüyle veya kısmen kalmış olan dişler `gömülü diş` olarak tanımlanmaktadır. Özellikle alt yirmi yaş dişlerinin cerrahi olarak çıkarılmaları sonrasında postoperatif dönemde ağrı, ödem, fonksiyon azalması ve trismus gibi komplikasyonlar ile sık karşılaşılmaktadır. Araştırmamız, Süleyman Demirel Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'nde kemik retansiyonlu alt yirmi yaş dişi çekim endikasyonu konulmuş 16 hasta üzerinde yapılmıştır. Çalışmamıza uygun olduğu düşünülen hastalardan ameliyat öncesi 3 boyutlu yüz taraması alınmıştır. Daha sonra hastaların sağ ve sol alt yirmi yaş dişleri çekilmiştir. Çift taraflı gömülü yirmi yaş diş çekimi yapılan hastaların bir tarafına operasyonu takip eden üç gün boyunca hergün 980 nm dalga boyundaki diyot lazer (BİOLASE EPİC 10, FDA, CE) ile angulus bölgesine extraoral olarak biyostimülasyon (4 J/cm2) yapılmıştır. (100mw, 120 saniye).Ameliyat öncesi alınan 3 boyutlu yüz taraması ameliyat sonrası 2. ve 5. günlerde tekrarlananmıştır. hastaların ağız açıklıkları ölçülecek, saptanan değerler kaydedilmiş ve rehber belirlenen noktalardan 2 nokta arası mesafeler ölçülmüştür. Daha sonra bu değerler hastaların kontrol grubu olarak kabul edilen diğer tarafları ile karşılaştırılmıştır.Postoperatif şişlik konvansiyonel ölçüm yöntemine bağlı istatistiksel sonuçlara göre lazer uygulanan grupta anlamlı olarak az bulunurken, 3 boyutlu tarama yöntemine bağlı istatistiksel sonuçlara göre lazer uygulanan ve uygulanmayan gruplar arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Ağrı skorları değerlendirildiğinde lazer grubunda istatistiksel olarak fark olmuştur. İstatistiklerin yanında klinik olarak da gruplar arasında ağrı bakımından fark olduğunu düşünmekteyiz.Çalışmamızın başka bir amacı 2 farklı ödem ölçüm yönteminin karşılaştırılması, güvenilirlik ve aralarındaki korelasyonun değerlendirilmesidir. Günümüzde stereofotogrametri ödem ölçümü için en iyi yöntem olarak düşünülmektedir. Çalışmamızda 2 yöntem arasında orta düzeyde korelasyon bulunmuştur. Low-level laser therapy is a very common practice in dentistry today. In the literature of Oral and maxillofacial surgery low-level laser application used for different situations such as treatment of surgical and non-surgical tooth extraction, Le Fort I osteotomy, removal of the nerve damage, acceleration of wound healing and reduction of edema.Teeth which remain partly or completely inside of the bone or soft tissue, without assuming their place in the normal tooth alignment, even though they should have erupted, are defined as `impacted teeth.` Following the surgical extraction of the lower third molars teeth in particular, complications such as postoperative period pain, edema, loss of function and trismus are frequently encountered.The study was performed on 16 patients in Suleyman Demirel University Faculty of Dentistry with the extraction indication of impacted mandibular third molars. Subjects had divided into 2 groups. Laser application done one group. 1st-2nd-3rd. days in the 940 nm diode laser (BİOLASE EPİC 10, FDA, CE) biostimulation (4 J / cm2), (100mw, 120 seconds) had applied from extraoral.Before surgery, after the surgery 2 and 5 days values were recorded, the distance between 2 specified points and mouth openning were measured and 3D face scans were done. Then, this value will be compared with patients in the control group.Postoperative swelling was found to be significantly less in the laser-treated group compared to the conventional measurement method and statistical results due to the 3-dimensional scanning method showed no significant difference between the laser-applied and non-laser-treated groups. When the pain scores were evaluated, there was a statistical difference in the laser group. Besides the statistics, we think that there is a difference in the pain between the groups as clinically.Another porpuse of this study was to compare two different measurement methods, their realiability and correlation. Recently stereophotogrammetry has been thought the best choice for evaluate facial swelling. İnterestingly in this study we found correlation between volumetric analysis and linear measuring values.
Collections