Başlangıç arayüz çürüklerinin saptanmasında kullanılan farklı optik yöntemlerin klinik olarak değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Bu çalışmanın amacı posterior daimi dişlerde başlangıç arayüzçürüklerinin saptanmasında altın standart olarak belirlenen radyografik muayeneyöntemine göre, Uluslararası Çürük Tespit ve Değerlendirme Sistemi (ICDAS II),lazer floresans ve yakın kızılötesi transillüminasyon muayene yöntemlerininetkinliğinin klinik olarak değerlendirilmesidir. Çalışmanın diğer bir amacı da tüm bumuayene yöntemlerinden elde edilen sonuçlara göre, gözlemci içi ve gözlemcilerarası güvenilirliğin değerlendirilmesidir.Gereç ve yöntem: Çalışma protokolünün Sağlık Bakanlığı tarafındanonaylanmasının ardından; her birinde 4 adet olmak üzere 32 gönüllüye ait kavitasyonve restorasyon bulunmayan 128 adet aproksimal diş yüzeyi, birbirinden bağımsız ikigözlemci tarafından muayene edildi. Muayeneler sırasıyla; Uluslararası ÇürükSaptama ve Değerlendirme Sistemi (ICDAS II), lazer floresans cihazı (DiagonodentPen, KaVo, Biberach, Almanya), yakın kızılötesi transillüminasyon cihazı(Diagnocam, KaVo, Biberach, Almanya) ve dijital ısırtma radyografisi (My Ray,Cefla Dental Group, İtalya) ile gerçekleştirildi. Birinci muayenesi yapılan gönüllülerarasından rastgele belirlenen 11 gönüllüye (%34.38) ait 44 adet aproksimal dişyüzeyi, bir hafta sonra her iki gözlemci tarafından ikinci defa aynı yöntemlerkullanılarak muayene edildi. Altın standart olarak kabul edilen radyografik muayeneyöntemine göre ICDAS II, lazer floresans ve yakın kızılötesi transillüminasyonmuayene yöntemlerinin çürük tespitindeki etkinliği tanı testi tabloları kullanılarakdeğerlendirildi. Gözlemci içi ve gözlemciler arası güvenilirliğin saptanması amacıylaCohen'in Kappa İstatistiği ile analiz yapıldı.Bulgular: Aproksimal çürük lezyonlarının saptanmasında altın standartolarak kabul edilen dijital ısırtma radyografisine göre; görsel, lazer floresans veyakın kızılötesi transillüminasyon muayene yöntemlerinin etkinliğini değerlendirmekiçin oluşturulan birinci muayenelere ait frekans ve yüzdelerin yer aldığı çapraztabloda her iki gözlemciye ait sonuçların benzer olduğu görüldü. Buna göre her ikigözlemci tarafından radyografik muayenede sağlıklı olarak skorlanan 68 dişyüzeyinden yaklaşık %70'inin yakın kızılötesi transillüminasyon muayene yöntemiile de sağlıklı olarak skorlandığı görüldü. Radyografik muayenede I. gözlemcitarafından mine çürüğü olarak kodlanan 40 aproksimal yüzeyden %75'inin görselmuayene ile de mine çürüğü olarak kodlandığı dikkat çekti. Radyografik muayenededentin çürüğü olarak skorlanan dişlerin ise yaklaşık %70'ine lazer floresans muayeneyöntemi ile de dentin çürüğü tanısı konuldu. Her iki gözlemci için mine çürüğüeşiğinde en yüksek duyarlılık (0.87-0.87), seçicilik (0.71-0.72) ve doğruluk (0.71-0.72) değerleri sırasıyla görsel, yakın kızılötesi transillüminasyon ve lazer floresansmuayene yöntemlerinde elde edildi. Dentin çürüğü eşiğinde en yüksek duyarlılık(0.70-0.75) lazer floresans muayene yönteminde elde edilirken, seçicilik (0.98-0.97)ve doğruluk (0.88-0.88) ise görsel muayene yönteminde elde edildi. Bu çalışmadakullanılan bütün muayene yöntemlerine ait gözlemci içi güvenilirlikdeğerlendirmesine göre kappa değerleri 0.68 ile 0.86 aralığında bulundu. Buna göre 91gözlemci içi güvenilirlik 'oldukça iyi' ve 'mükemmel' olarak yorumlandı.Gözlemciler arası güvenilirlik değerlendirmesine göre kappa değerleri ise 0.82 ile0.93 aralığında elde edildi. Bu sonuca göre gözlemciler arası güvenilirlik'mükemmel' olarak yorumlandı.Sonuç: Görsel muayene yöntemi ile mine çürüğü eşiğinde her iki gözlemcitarafından elde edilen duyarlılık değerlerinin diğer muayene yöntemlerinin mine vedentin çürüğü eşiğindeki duyarlılık değerlerinden daha yüksek bulunmasındandolayı; ICDAS II muayene yönteminin mine çürüğü eşiğindeki çürük lezyonlarınınsaptanmasında daha doğru sonuç veren yöntem olduğu söylenebilir. Lazer floresansmuayene yöntemi ile her iki gözlemci tarafından elde edilen duyarlılık, seçicilik vedoğruluk değerlerinin mine ve dentin çürüğü eşiğinde birbirine yakın olmasındandolayı hem mine hem de dentin çürüğü eşiğinde çürük ve sağlıklı dokuyu benzeroranda doğru olarak teşhis edebilme özelliğine sahip olduğu söylenebilir. Yakınkızılötesi transillüminasyon muayene yöntemi ile dentin çürüğü eşiğinde her ikigözlemci tarafından elde edilen seçicilik değerlerinin, görsel muayene sonuçlarınayakın fakat lazer floresans muayene yöntemi sonuçlarından daha yüksekbulunmasından dolayı; yakın kızılötesi muayene yönteminin, dentin çürüğüeşiğindeki sağlıklı ara yüzeyleri doğru olarak teşhis edebilme özelliğine sahip olduğusöylenebilir. Bununla birlikte hem mine hem de dentin çürüğü eşiğinde elde edilenduyarlılık, seçicilik ve doğruluk değerleri yüksek bulunamadığı için; görsel, lazerfloresans ve yakın kızılötesi transillüminasyon muayene yöntemlerinin başlangıçarayüz çürüklerinin saptanmasında tek başına geçerli bir yöntem olmadığısöylenebilir. Cohen'in kappa analizine göre gözlemci içi ve gözlemciler arasıgüvenilirlik 'oldukça iyi' ve 'mükemmel' olarak yorumlandı. Bu çalışmanınyapıldığı koşullar göz önüne alındığında görsel, lazer floresans, yakın kızılötesitransillüminasyon ve radyografik muayene yöntemlerinin başlangıç aproksimalçürüklerin değerlendirilmesinde güvenilir yöntemler olduğu söylenebilir.Anahtar Kelimeler: Aproksimal çürük, ısırtma radyografisi, diş çürüğü, mineçürüğü, ICDAS II, in vivo, lazer floresans, yakın kızılötesitransillüminasyon, güvenilirlik, geçerlilik Objective: The aim of this study was to evaluate the effectiveness of theInternational Caries Detection and Assessment System (ICDAS II), laserfluorescence and near-infrared transillumination examination methods according tothe radiographic examination method determined as the gold standard for thedetection of initial approximal caries in posterior permanent teeth. Another aim ofthe study is to evaluate the inter-intraobserver reliability according to the resultsobtained from all these examination methods.Methods: Following the approval of the study protocol by the Ministry ofHealth; a total of 128 approximal tooth surfaces without cavitation and restoration of32 volunteers, of which 4 were in each, were examined by two independentobservers. The examinations were performed respectively via International CariesDetection and Assessment System (ICDAS II), laser fluorescence device(Diagonodent Pen, KaVo, Biberach, Germany), near-infrared transilluminationdevice (Diagnocam, KaVo, Biberach, Germany) and digital bitewing radiography(My Ray, Cefla Dental Group, Italy). Among the first examinations, 44 approximaltooth surfaces belonging to 11 volunteers (34.38%) randomly determined wereexamined by the same observers for the second time after one week. ICDAS II, laserfluorescence and near-infrared transillumination examination methods wereevaluated by using diagnostic test tables according to radiographic examinationmethod which is accepted as gold standard. An analysis was performed with Cohen'sKappa statistic to determine inter-intraobserver reliability.Results: According to digital bitewing radiography which is accepted as thegold standard for the detection of approximal carious lesions; the results of bothobservers were similar in the cross-table of frequencies and percentages of the firstexaminations to evaluate the efficacy of visual, laser fluorescence and near-infraredtransillumination examination methods. According to this, approximately 70% of the68 tooth surfaces that were scored as healthy in radiographic examination by bothobservers were scored as healthy with the near infrared transilluminationexamination method. At the radiographic examination, it was noted that 40% of 40approximal surfaces coded as enamel caries by the 1st observer were coded asenamel caries by visual examination. In the radiographic examination, approximately70% of the teeth that were scored as dentine caries were also diagnosed with dentinecaries by laser fluorescence examination. For the enemal caries threshold value, thehighest sensitivity (0.87-0.87), specificity (0.71-0.72) and accuracy (0.71-0.72) forboth observers were obtained in visual, near-infrared transillumination and laserfluorescence examination methods, respectively. For the dentine caries thresholdvalue; the highest sensitivity (0.70-0.75) was obtained by laser fluorescenceexamination method, while the selectivity (0.98-0.97) and accuracy (0.88-0.88) wereobtained by visual examination method. According to the observer reliabilityevaluation of all examination methods used in this study, the kappa values were inthe range of 0.68 to 0.86. Accordingly, intra-observer reliability is interpreted as 93'substantial' and 'almost perfect'. According to the inter-observer reliabilityevaluation, kappa values were obtained between 0.82 and 0.93. According to thisresult, inter-observer reliability was interpreted as 'almost perfect'.Conclusion: Because to digital bitewing radiography which is accepted as thegold standard for the detection of approximal carious lesions; the results of bothobservers were similar in the cross-table of frequencies and percentages of the firstexaminations to evaluate the efficacy of visual, laser fluorescence and near-infraredtransillumination examination methods. According to this, approximately 70% of the68 tooth surfaces that were scored as healthy in radiographic examination by bothobservers were scored as healthy with the near infrared transilluminationexamination method. At the radiographic examination, it was noted that 40% of 40approximal surfaces coded as enamel caries by the 1st observer were coded asenamel caries by visual examination. In the radiographic examination, approximately70% of the teeth that were scored as dentine caries were also diagnosed with dentinecaries by laser fluorescence examination. For the enemal caries threshold value, thehighest sensitivity (0.87-0.87), specificity (0.71-0.72) and accuracy (0.71-0.72) forboth observers were obtained in visual, near-infrared transillumination and laserfluorescence examination methods, respectively. For the dentine caries thresholdvalue; the highest sensitivity (0.70-0.75) was obtained by laser fluorescenceexamination method, while the selectivity (0.98-0.97) and accuracy (0.88-0.88) wereobtained by visual examination method. According to the observer reliabilityevaluation of all examination methods used in this study, the kappa values were inthe range of 0.68 to 0.86. Accordingly, intra-observer reliability is interpreted as'substantial' and 'almost perfect'. According to the inter-observer reliabilityevaluation, kappa values were obtained between 0.82 and 0.93. According to thisresult, inter-observer reliability was interpreted as 'almost perfect'.Key words: Approximal caries, bitewing radiography, dental caries, enamel caries,ICDAS II, in vivo, laser fluorescence, near infrared transillumination,reliability, validity,
Collections