Neolitik Dönem`de Anadolu`da ölü gömme uygulamaları: Çayönü örneği
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
?Neolitik Dönem'de Anadolu'da Ölü Gömme Uygulamaları: Çayönü Örneği'?adlı çalışmada, gömüt uygulamalarında neolitikleşme sürecinin izlediği seyrin arkeoantropolojikanalizlerden elde edilen veriler çerçevesinde tartışılmasıhedeflenmektedir. İncelemede, üretilen veri kadar, verinin nasıl üretildiği sorusutemel alınmış ve bu çerçevede Çayönü Yerleşmesi Kafataslı Bina'da açığa çıkarılaninsan kemiği kalıntıları ve arkeolojik bağlamları sistematik bir yaklaşımla analizedilmiştir.ÇÇ'siz Neolitik A ve B evrelerine tarihlenen yerleşimdeki Kafataslı Bina'da, uzunbir kullanım süreci söz konusudur. Bina, iki farklı inşa dönemi ve birçok alt evreiçermektedir. Kalıntılar, bu farklı evrelere tarihlenen birçok alanda açığaçıkarılmıştır. Bu nedenle farklı gömme biçimleri, değişken osteolojik profiller, çoklutafonomik etkilerle şekillenmiş karmaşık bir buluntu topluluğu özelliğindedir.Farklılıklar bileşkesi olarak da ifade edilebilecek karmaşıklığı kapsayan eskitoplumun bilgisini bulgulamak amacıyla, bu tez çalışmasında, arkeoloji, nicelikselosteoloji, biyolojik antropoloji, tafonomi ve arkeozooloji biliminin kullandığıyöntemleri temel alan bir inceleme yordamı geliştirilmiştir. Analiz sistemi, biryanıyla her bir kemik parçasına has özellikleri göz ardı etmeyen, diğer yandan farklıniteliklerin standartlarını oluşturarak karşılaştırılabilir veriler derlemeyiamaçlamıştır. Geliştirilen yöntemle Bina'da içerili olan 110.460 bin adet insankemiği parçası 7 farklı analiz öbeğinde gruplanmış, 100'ün üzerinde incelemeprosedüründeki standart kataloglarla derlenerek veri setleri oluşturulmuştur. Bu denlibüyük bir serinin inceleme verilerinin kaydedilebilmesi, verilerin farklı sorularayanıtlar oluşturmak için ilişkilendirilmesi, karşılaştırılabilmesi ve tasnif edilebilmesiiçin analiz sistemine uygun olarak tasarlanmış bilgisayar programıyla yöntemteknolojik olarak da desteklenmiştir.Yapılan bu çalışmaların sonucunda, Kafataslı Bina'da bulunan gömütuygulamalarının niteliği belirlenmiş, binanın kullanım biçimine dair yeni bir bakışaçısı oluşturulmuştur. Söbe Planlı Bina ve Dikdörtgen Planlı Bina'nın ölü gömmeuygulamaları açısından farklılıklar içerdiği belirlenmiştir. Ölülerin bir bölümününözellikle Dikdörtgen Planlı Bina'ya ceset halinde getirildiği analitik verilerle ortayakonmuştur. Gömütlerin niteliğinin belirlenmesi sonucunda, binada içerili olan bireysayısının iki farklı biçimde hesaplanma zorunluluğu ortaya çıkmış, aynı bireyi ikidefa saymayacak bir yaklaşımla bu binaya konan asgari birey sayısı sınırları belirli,güvenilir yöntemlerle belirlenmiştir (Söbe Planlı Bina için ABSf = 97, DikdörtgenPlanlı Bina için ABS= 231). Kafataslı Bina üzerine çalışmalar yürüten biliminsanlarının, Kafataslı Bina'daki gömüt pratiklerine yönelik farklı hipotezleri elealınmış ve bunların bir bölümünün geçersizliği belirlenirken bir bölümünü isedestekleyici veriler ortaya konmuştur. The aim of our work, untitled ?Mortuary Practices in Neolithic Periods inAnatolia: the Model of Çayönü tepesi,? is to discuss the development of mortuarypractices in the Neolithic on the basis of archaeo-anthropological analyses. In thisstudy, the data themselves and the methods employed to process them areconsidered as equally important. Consequently, the human bone remains and thearchaeological contexts in which they were discovered were analyzed through asystematic approach. The analysis focuses on the well-known Skull Building ofÇayönü, dated to the Pre-pottery Neolithic A and Pre-pottery Neolithic B.The Skull Building was used for a very long time. Two different periods ofconstruction (the Oval and Rectangular Buildings) and many sub-phases havebeen identified. The human remains were recovered from different of the twoperiods of construction. Thus, the bone assemblage has complex characteristicsshaped by different mortuary patterns, variable osteological profiles, and multipletaphonomic effects. In order to obtain data on this early Neolithic society, wedeveloped a new research routine using the combination of different methodsfrom taphonomy and archaeology to quantitative osteology, biologicalanthropology, and archaeozoology. The system of analysis is based, on one hand,on the registration of the characteristics of each bone fragment and, on the otherhand, on the compilation of a bunch of comparable data defining standards foreach characteristic. With the help of this method, 110.460 human bone remainsfrom the Skull Building were grouped in 7 different categories of analysis. Toproduce the data sets, they were compiled on the basis of standard catalogs ofmore than 100 examination procedures. Last but not least, the developed methodhas been supported technologically by a specific computer program which isdesigned to record these large data sets obtained on a particularly large humanbone assemblage. Record, relate, compare, and classify these data give answers todifferent anthropological and archaeological questions.As a result of these studies, the nature of the burial practices in the Skull Buildinghas been determined and a new perspective regarding the usage of the buildingvihas been proposed. It has also been determined that the Oval and RectangularBuildings are different in terms of burial practices. Analytical data revealed that,especially for the Rectangular Building, a portion of the dead were brought ascorpses. The identification of the burial places led to the calculation of the numberof individuals placed inside the building. Two different ways were used and theapproach allow us to avoid to count one individual more than once, the minimumnumber of individuals interred into the building has been determined by means ofreliable methods having definite limits: the NMIf = 97 for the Oval Building andthe NMI = 231 for the Rectangular Building. Several hypotheses regarding theburial practices in the Skull Building have been examined: some of them areconsidered as invalid, while others have been supported with new data.
Collections